31 Ocak 2014 Cuma

Mahmud Efendi Hazretleri yıllarca haykırdı:


 
 
Mahmud Efendi Hazretleri yıllarca haykırdı:
 

"KAFİRLERİ BIRAKALIM, MÜSLÜMAN KARDEŞLERİMİZE DÖNELİM"

İŞTE O GAZETE MANŞETİ


Mahmud Efendi Hazretlerinin yıllarca haykırdığı gerçek.


 Efendi Hazretlerimizin ömrünü adadığı Kur’an Kurslarından birinin Rize’de ki temel atma töreni. Törene yaklaşık 40 bin kişi katılıyor. Efendi Hazretlerimizin gazetenin “Müslümanların tek yumruk olma zamanı geldi” başlığının altına yansıyan sözleri ise yıllarca haykırdığı bir gerçek:


”Bu gün başımıza gelen belalar, kafirlere yahudilere itaat etmekten ileri geliyor. Kafirleri bırakalım, Müslüman kardeşlerimize dönelim. Biz adam olursak herkes bizi dinleyecektir.”


Evet gerek siyasilerimiz, gerek toplum olarak biz Müslümanlar bu sözü en başından itibaren dinleseydik herşey çok daha farklı olurdu.


 Ama maalesef özellikle İsrail ile dostluğun Amerika ile müttefikliğin geliştirilmesi yönünde çok çabalandı.. Eğer aynı gayretle İslam birliği kurulmaya çalışılsaydı önünde Allah’ın izniyle hiçbir engel duramazdı.


Bundan sonra “zararın neresinden dönülürse kârdır” düsturuyla hareket edelim ve milletçe, devletçe özümüze dönelim… Plan ve projelerimizi İslam alemi ile birlikte yapalım. Onlarla ortak tatbikatlar yapalım. Onlar ile pazar hacmimizi geliştirelim. Ortadoğu’yla bizi sorunlu hale getirip kendileri o pazara mal satıyorlar. Bunu engelleyelim.


 Yine Efendi Hazretlerimizin bir sözü ile bitirelim: “Uyanalım, uyanalım! Hakk’ın kapısına dayanalım”
 
 
 

AKP ŞİŞLİ BELEDİYE BAŞKANI ADAYI

AKP ŞİŞLİ BELEDİYE BAŞKANI ADAYI


Mukadder Başeğmez:"Hani Minareler,Süngümüz?Kubbeler miğferimizdi?"
(3.Büyük Kongre)



 
 
http://www.youtube.com/watch?v=H-1P176qZ54

AKP'NİN TIRLARI ÖLÜM TAŞIYOR




TEK ÇÖZÜM İSLAM BİRLİĞİ


BOSNA Paraları İftirası: Bosnalı Yetkili Erbakan'ı Savunuyor!..

BOSNA Paraları İftirası: Bosnalı Yetkili Erbakan'ı Savunuyor!..

 
 
http://www.youtube.com/watch?v=PVvQ4TOsY6s

Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş, AK Parti'ye katılmadan önce-VİDEO

 

Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş, AK Parti'ye katılmadan önce-VİDEO

Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş, AK Parti'ye katılmadan önce Başbakan Erdoğan'a en ağır yolsuzluk eleştirilerini yönelten isimlerdendi. Kurtulmuş "Karun ve firavun" benzetmesi yapmış, Soylu ise hükümeti yolsuzluğa bulanmakla suçlamıştı. Şimdi ise bu tablo tamamen tersine dönmüş görünüyor.



http://www.youtube.com/watch?v=c_cL62F0EGo


http://www.samanyoluhaber.com/web-tv/numan-kurtulmus-ve-suleyman-soylunun-sasirtan-degisimi-7414-video-haberi/


AKP'Yİ DESTEKLEYEN ADEM ÖZKÖSE VE HAKAN ALBAYRAK,HANİ İRAN DÜŞMANDI?

 
 
AKP'Yİ DESTEKLEYEN ADEM ÖZKÖSE VE HAKAN ALBAYRAK,HANİ İRAN DÜŞMANDI? HANİ KÖTÜYDÜ?


AKP'li Hakan Albayrak ve Adem Özköse'nin önderlik yaptığı protesto yürüyüşünde İran'ı sert bir dille eleştiriyorlardı.

Ama liderleri Erdoğan: "İran Bizim İkinci Evimiz" dedi.



30 Ocak 2014 Perşembe

SAMİMİYETE VE DOSTLUĞA BAKIN


Lüks villa oğulların çıktı!



 Lüks villa oğulların çıktı!


Erdoğan'ın kiracı olduğu söylenen villa, tapuda iki oğlu üzerine kayıtlı.

Aynı sitede Erdoğan'ın kız kardeşinin de bir villası bulunurken inşaatı yapan firma ise Erdoğan'ın çocukluk arkadaşı Mehmet Gür'e ait bir şirket.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ailesinin villaları 15 bin 20 metrekarelik arazi üzerine inşa edildi. Atatürk döneminin bakanlarından Yusuf Kemal Tengirşenk’in torunlarından 6 villa karşılığı alınan arazide, toplam 11 villa bulunuyor. Başbakanın “kiracıyım” açıklaması yaptığı villalardan oğulları ile kız kardeşi Vesile İlgen’in kocası Ziya İlgen 2006 yılında 1’er milyon TL ödeyerek iki villayı satın almışlardı. Villaların her biri 1727 metrekarelik arsaya sahip. 11 villalık siteyi ise Başbakan Erdoğan’ın çocukluk arkadaşı olan Mehmet Gür’ün sahibi olduğu MM Proje İnşaat şirketi yaptı.

Cumhuriyet, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasette zenginleşme örneği olarak sık sık gündeme getirdi “villa kompleksinin” ayrıntılarını belgeler ışığında açıklıyor.Erdoğan ailesinin villaları, İstanbul, Üsküdar 3. Bölge, Kısıklı Mahallesi, Avcı Kazım Sokağı’ndaki bir arazide bulunuyor. Konum olarak Çamlıca tepelerinde yer alıyor. Villaların yapıldığı arazi, Atatürk döneminin bakanlarından Yusuf Kemal Tengirşenk’in torunları Tayyibe İlter ve Meryem Çiçek Tünger’e aitti. Tapu kayıtlarına göre villalar, 15 bin 20 metrekarelik bir alana yapıldı. Tripleks biçiminde inşa edilen her bir villanın 1727 metrekarelik arsa payı bulunuyor.Başbakan Erdoğan’ın çocukluk arkadaşı olan Mehmet Gür’ün sahibi olduğu MM Proje İnşaat Şirketi, anlaşma uyarınca yapılan villalardan 6’sını İlter ve Tünger’e verdi, geriye 5 villa kaldı. Bu 5 villayla ilgili gelişmeler ise resmi kayıtlara şöyle yansıdı:
Başbakan Erdoğan’ın oğulları Ahmet Burak Erdoğan ve Necmeddin Bilal Erdoğan, 25 Ağustos 2006 tarihinde “1 milyon” TL ödeyerek villalardan birinin sahibi oldu. Villanın tapusuna göre, “bahçeli kâgir ev ve arsa” niteliğindeki taşınmaz, Tayyibe Emine İlter ve Meryem Çiçek Tünger adına kayıtlı iken Erdoğan kardeşlere tescil edildi. Villanın sahipleri tapuya “Ahmet Burak Erdoğan 1/2, Necmeddin Bilal Erdoğan 1/2” yarı yarıya ortak olarak işlendi.


Başbakan Tayyip Erdoğan ticari yaşamından eleştiriler nedeniyle kendi deyimiyle “adeta lanet olsun” diyerek vazgeçmişti. Erdoğan’ın sahibi olduğu ve hisselerini devretmek zorunda kaldığı dört şirkette de vazgeçemediği ortakları arasında kız kardeşi Vesile Erdoğan’ın eşi Ziya İlgen de yer alıyordu. İlgen de “kayınbiraderi” Başbakan ile birlikte şirket hisselerini devretmişti.Başbakan’ın oğullarının Kısıklı’daki villasına enişteleri, Erdoğan’ın vazgeçilmez ticaret ortağı Ziya İlgen de komşu olmuştu. Başbakan Erdoğan’ın çocuklarının A-1 blokta yer alan villasının yanındaki A-3 numaralı villayı da Ziya İlgen 25 Ağustos 2006 tarihinde satın aldı.
 
 

2004 YILINDA


İNİNİZE GİRECEĞİZ


HAK İLE BATIL SAVAŞI


28 Ocak 2014 Salı

R.T.ERDOĞAN’IN YANLIŞ POLİTİKALARI



R.T.ERDOĞAN’IN YANLIŞ POLİTİKALARI
 
Gezi olaylarında Başbakan inat edip diklenmeseydi  olaylar büyümezdi.Bu olaylar sonucu Milyarlarca zarara girdik.Bir çok insan yaralandı ve öldü.

Başbakan ilk günlerde:"Ben (Topçu Kışlası görünümündeki) AVM yapmaktan vazgeçtim.Burdaki parkı dahada güzelleştirip halkımın hizmetine sunacağım" deseydi,olaylar patlak vermiyecekti.Olaylar büyümüyecekti. O ne yaptı?İnat edip toplumu gerip kamplara böldü. Haliyle olaylar büyüdü.

17 Aralıktada rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarındada"Bu iddialar karşısında Bakanlarımın oğularının ve oğlumun mahkemede yargılanmasını suçları var ise cezalandırılmasını yok ise beraat ettikten sonra görevlerinin başlarına dönmesi için gerekenin yapılmasını isterim" demesi gerekirken.Önce inat etti suçlamaları kabul etmedi.Bakanlarını önce korudu istifa etmelerini istemedi.Daha sonrada istifalarını istedi.Onlarda istifa ettiler.

Hâlâ Bakanların fezlekeleri meclise gelmedi. Kasıtlı olarak geciktiriyorlar.Herhalde seçimden sonra gönderilecek.

O dönemlerde ortalığı geriyor diyen ve başta AKP hükümetine darbe girişiminde bulunan Ergenekoncuları bugün savunan kim?Ve onları bir bir serbest bıraktıran kim? Önce onları eleştirip savcılığını yapan,şimdi ise avukatlığını yapan kim? Elbette yanar döner Erdoğan.

 

24 Ocak 2014 Cuma

Bülent Arınç: PKK İle pazarlık yapacak kadar namussuz değiliz!


"PKK ile 7 anlaşma yaptık"





HÜKÜMET PKK İLE 7 ANLAŞMA YAPMIŞ
 
Sene 2010. Teröristbaşıyla görüşmeler yapıldığı iddia edilmektedir. Başbakan Erdoğan Kayseri meydanına çıkıp, kelimesi kelimesine şunları söyler:



“Bizim 4 kez terör örgütüyle bir araya oturduğumuzu söyleme şerefsizliğini yapanlar, bu alçakça iftirada bulunanlar, bunun hesabını her yerde vereceklerdir. AK Parti Hükümeti olarak bugüne kadar terör örgütüyle hiç bir zaman masaya oturmadık hiç bir zaman da oturmayacağız. Bu iftirayı atanlara söylüyorum; ey Kılıçdaroğlu, ey Bahçeli bizim masaya oturduğumuzu söylüyorsanız, bu iddianızı ispatla siz mükellefsiniz. Hukukta bir kaide var, müddei, yani iddia sahibi iddiasını ispatla mükelleftir. Eğer bu iddianızı ispatlayamazsanız müfterisiniz. Daha ileri bir ifade kullanmıyorum, çünkü terbiyem buna müsaade etmez.”




2012’de terör örgütüyle Oslo’da yapılan pazarlıkların tutanakları, ardından da “anlaşma” metni ortaya çıkar.




Erdoğan bu defa da şöyle konuşur:




“O aslında bir belge değil. Onların hazırladığı kendilerine göre uydurma 9-10 maddelik bir yazı. Bunu belge olarak sundular. Oradaki görüşmelerden bunun içinde yok mu vardır tabi. Ama bir evrakın belge olması için tarafların altında imzası olması gerek, var mı; yok. Oslo da benim talimatım var. Devlet terörü sonlandırmak için bazı görüşmeler yapmıştır. Altında benim yetkili arkadaşlarımın imzasını koymadığı hiçbir evrak belge olamaz. Kimse kimseyi aldatmasın ortada bir anlaşma asla sözkonusu değildir. 7 - 8 ay önce gazetelerde yayınlanan belge diyen sallanan CHP'ye bunu kimin servis ettiğini ben de merak ediyorum. CHP'nin terörün değirmenine su taşıyan bu aymazlığını milletimiz unutmayacak. Biz de unutmayacağız. CHP'nin kendi şahsi hırsları için terörle aynı kulvarda koştuğunu anlayacaktır. Geri adım atarsak ülke kaybeder millet de kaybeder. Bu sefer ülkem terör belasının üstesinden gelecek.”




İşte 3 yıl sonraya gerçek ortaya çıktı. Hem de bizzat Erdoğan’ın itirafıyla. PKK’yla 4 değil, tam 7 kere anlaşma yapmışlar. Şu anda devam eden süreç de 8’inci anlaşmaymış.




Âkil adamlardan Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Ali Bayramoğlu, bugünkü yazısında Çarşamba günü Erdoğan’la yaptıkları toplantıdan “üç enstantane” aktarıyor. Bayramoğlu’nun iddiasına göre, Erdoğan demiş ki;



“Bu 8. Anlaşma. Bundan önceki 7 anlaşmada da örgüt sözünü tutmadı, bakalım bu kez tutacak mı?”


http://yenisafak.com.tr/yazarlar/alibayramoglu/hukumet-ve-surec-bir-enstantane/38360


Yıllardır millete, “aldatan ve aldanan olmayacağız” diyordu. Hem aldanmış, hem aldatmış.




Özür falan beklemiyorum, tek sorum var:




Acaba daha kaç kere aldanmayı ve aldatmayı planlıyorlar?




Müyesser Yıldız/ 29.06.2013


ALINTI
 

20 Ocak 2014 Pazartesi

AKP'LİLER RESMİN ÖNÜNDE CUMA NAMAZI KILIYORLAR.

 
 
AKP'LİLER RESMİN ÖNÜNDE CUMA NAMAZI KILIYORLAR.


SECDEYİ ERDOĞAN'IN RESMİNE YAPIYORLAR.
CUMA NAMAZINDA CEMAATİ CAMİ ALMAYINCA NAMAZ DIŞARIDA KILINMIŞ.
AMA RESME KARŞI NAMAZ KILMANIN CAİZ OLMADIĞINI EN CAHİLLERİMİZ DAHİ BİLİR! 



O RESİMDE KILIÇDAROĞLU FOTOĞRAFI OLSAYDI EMİNİM NE DEMEK İSTEDİĞİMİ AKP'LİLER ÇOK İYİ ANLAYACAKTI.

BİR BAŞBAKAN İKİ ERDOĞAN (1)

BİR BAŞBAKAN İKİ ERDOĞAN(1)

Bir dediği bir dediğini tutmayan,tutarsız Başbakan

 
 
http://www.youtube.com/watch?v=H07y6R9rC2c

BİR BAŞBAKAN İKİ ERDOĞAN (2)

BİR BAŞBAKAN İKİ ERDOĞAN (2)

Bir dediği bir dediğini tutmayan,tutarsız Başbakan


 


http://www.youtube.com/watch?v=ZBNvaEoDgNY

Başbakan dış güçlerle savaşıyor


Sözlerine değil,icraatlarına,eylemlerine bakın.


 

 
 
 
Başbakan "yolsuzluk yapan çocuğum olsa evlatlıktan reddederim" diyor.


Sözlerine değil,icraatlarına,eylemlerine bakın..


Oğlu için savcılık tarafından yapılmış olan çağrı kağıdında: "suç örgütü kurmak ve kurulan örgüte üye olmak suçlarından Cumhuriyet Başsavcılığımızca şüpheli sıfatıyla ifadeniz alınacağından çağrı kağıdına....."yazıyor.

Başbakan'ın oğlunun ifade vermesi için çağırıyorlar.Peki sayın Başbakan niye izin vermiyor? Üstüne üstlük sayın savcıyıda görevden alıyor.

Nerde kaldı adalet? Nerde kaldı hukuk?
 


Bilal Erdoğan'a ifade daveti


 
 
Bilal Erdoğan'a ifade daveti


 Savcı Muammer Akkaş'ın yolsuzluk ve rüşvet iddiasıyla başlattığı soruşturma kapsamında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında gözaltı kararı verildi.


 Savcı Muammer Akkaş’ın yolsuzluk ve rüşvet iddiasıyla başlattığı soruşturma kapsamında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında gözaltı kararı verildi. Savcı Akkaş’ın yazdığı ‘çağrı kağıdı’ isimli yazıda Bilal Erdoğan’ın şüpheli sıfatıyla ifade vermesi için ifadeye çağrıldığı yazılı.


Muammer Akkaş tarafından İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gönderilen 25.12.2013 tarihli yazı şöyle:


“Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülmekte olan 2012/656 soruşturma kapsamında; Çıkar amaçlı Suç Örgütü kurmak ve kurulan örgüte üye olmak suçlarından Cumhuriyet Başsavcılığımızca şüpheli sıfatıyla ifadeniz alınacağından, çağrı kağıdına ilişkin tebligatı aldığınızda aşağıda belirtilen tarihte Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaat etmeniz, gelmediğiniz takdirde 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 146’ıncı maddesi hükmüne göre zorla getirileceğiniz tebliğ olunur. Muammer Akkaş – Cumhuriyet Savcısı”


Yazıda yer alan notta ise Necmettin Bilal Erdoğan’ın 2 Ocak 2014 tarihinde mesai saatlerinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı TMK 10. Madde ile yetkili bölümüne gelmesi istendi.


 ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , Pakistan dönüşü uçakta gazetecilerin gündemle ilgili sorularına yanıtlarken oğlu Bilal Erdoğan'la ilgili haberlere ilişkin şu değerlendirmeyi yapmıştı:


 "Abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Buralardan Erdoğan’a vurmaya kalkarlarsa avuçlarını yalarlar. Bunu bildikleri için etraftaki arkadaşlarla saldırıyorlar. Oğlumu hedef alarak, TÜRGEV vakfıyla ilgili ismini zikrediyorlar. Neymiş? Vakıfla ilgili bir imar değişikliği için talepte bulunmuş. Vakıfla ilgili olarak imar değişikliği için belediyeye gitmek suç mu? Belediye başkanını ‘bina yaptı, 25 yıllığına vakfa kiraladı’ diye suçluyorlar. Sosyal iş yapmayan belediye var mı? Benzer şeyler İSTEK Vakfı, ÇYDD, TEV gibi vakıflar için de yapıldı. Orası bir öğrenci yurdu, Bilal Erdoğan’ın oteli değil. Oradan dolaşıp bana gelmek istiyorlar."


 PEKİ MADEM SUÇU YOKTU.NİYE İFADE VERMESİ İÇİN SAVCILIĞA GÖNDERMEDİ?
ÜSTÜNE ÜSTLÜK SAVCIYIDA GÖREVDEN ALDI.
 
 
 
 

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak:"Yolsuzluklar Dizboyu"


 
Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak:"Yolsuzluklar Dizboyu"
 
 
Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, “Milli Görüş’ün iktidardan uzak kaldığı her bir gün, Türkiye’miz için, İslam alemi için, hatta tüm insanlık için bir mahrumiyettir” dedi. Kamalak, partisinin Soma Belediye Başkan adayının tanıtı...m töreninde, “Temiz toplum, temiz siyaset”in adresinin, Saadet Partisi olduğunu söyledi. “Milli Görüşçüler”in rüşvete ve yolsuzluğa karışmadığını ifade eden Kamalak, şöyle konuştu: “Milli Görüş’ün iktidardan uzak kaldığı her bir gün, Türkiye’miz için, İslam alemi için, hatta tüm insanlık için bir mahrumiyettir. Türkiye’nin şu haline bakın. Cumhuriyet savcısı belgeleri toplar, araştırır. Bir suç ihbarı geldiği vakit, belgeleri toplar, delilleri bir araya getirir, iddianamesini yazar ve sunar. İddianame mahkeme tarafından kabul edilinceye kadar, o kişi şüphelidir.”


Yolsuzluklar Dizboyu


Hazineden yardım almadıklarını hatırlatan Kamalak, “İnanmış bu kadrolar çocuklarının okul harçlığından kısarak, mutfak masrafından kısıntı yaparak, geceyi gündüze katmak suretiyle bu dava uğruna çalışıyor. Biz, bütün insanlarımıza kıt imkânlarla ulaşmaya çalışıyoruz. Halkımızın takdiri başımızın tacıdır.” diye konuştu. “Bizler Milli Görüş ilkesinde doğruluktan yanayız” diye konuşan Kamalak, belediyelerde yaşanan yolsuzluk soruşturmalarına değindi. Kamalak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bakın yolsuzlukla rüşvetle suçlanan ve haklarında dava açılan 1522 belediyeden 600’ü AKP’li, 454’ü CHP’li, 232’si MHP’li, 96’sı BDP’li. Oy verilirken bunların hepsi düşünülmelidir.


“Bizden başka; İslam Birliği diye çırpınan kimse yok”


Saadet lideri Mustafa Kamalak konuşmasında, yerel seçimlerdeki her bir oyun kendileri için çok önemli olduğunu belirtti. Seçimlerde iddialı olduklarını ifade eden Kamalak, “Biz yön tayin etmek için geldik. Oylarınızla Türkiye’nin nereye dönmesi, nereye yönelmesi, nereye gitmesi gerektiğine karar vereceksiniz. ‘Benim yerim kardeşlerimin yanı, Müslümanlar el ele vermeli’ diyenler bir çatı altında toplanmak zorundadır İslam Birliği diye çırpınan, 44 yıldır mücadele eden Milli Görüş’ten başka parti var mı? Yola koyulurken çıktığınız yoldan emin olmak zorundasınız. Aksi halde kararlı bir biçimde ilerleyemezsiniz. Tereddütte kalırsınız. Yanlış yola girebilirsiniz. Yoldan emin olmalısınız.” dedi.
 
 
 

AKP'DE HER NUMARA VAR


MAİDE SURESİ 51.AYET


Erdoğan'ın aldığı ödüller


Hatırladınızmı?


SARIGÜL'ÜN HİZMET ANLAYIŞI


AKP'LİLERİN SAPIKÇA SÖZLERİ



16 Ocak 2014 Perşembe

PARALEL ÇARK


AKP'LİLER DAHA ÖNCE NELER DİYORLARDI?


K.KILIÇDAROĞLU


PKK ile anlaşma yapılmış.Ülke refaha erecekmiş.

 

PKK ile anlaşma yapılmış.Ülke refaha erecekmiş.


Bir kere PKK saldırılarına devam ediyor.Hâlâ olay çıkarıyorlar.Medyanın büyük bölümü AKP yandaşı olduğu için bu olayları görmek istemiyor. Terör Bölgelerinde TSK'nın K.K.Kom.una bağlı birlikler bu bölgeden çekildi. Amaç şehit haberleri gelmesin. Meydan PKK'ya bırakıldı. PKK'da yollarda araçları durdurup konrol yapmaktalar.Bayraklarınıda tepelere dikmişler.(İnternetten bakabilirsiniz).Sanki burda gizli bir Kürdistan Devleti kurulmuş.Onlarda devletin silahlı güvenlik birimleri olarak denetim yapmaktalar.



15 Ocak 2014 Çarşamba

APO=Hasan Sabbah, PKK=Haşhaşiler



APO=Hasan Sabbah, PKK=Haşhaşiler


APO=Hasan Sabbah, PKK=Haşhaşiler

Evet yukardaki eşleşmeler cuk diye oturuyor.

Her iki terör ögütüde uyuşturucu kullanıyor.(PKK satıyorda)

Her iki terör ögütüde katliam yapıyor.

Haşhaşi terör örgütü(eşkiyalar)B.Selçuklu Devleti'nin başının belası.

PKK terör örgütü(zamane eşkiyaları)Türkiye'nin başının belası.

B.Selçuklu Devleti eşkiyalarla anlaşmadı.

AKP Hükümeti eşkiyalarla anlaşdı.Adı Barış olan Bölünme Sürecini başlattı.

Haşhaşi terör örgütü B.Selçuklu Hükümdarlarını,vezirlerini suikast düzenleyip öldürmüşlerdir.

İşin ilginç yanı PKK'da Başbakan'ın seçim konvoyuna saldırmış,eşlik eden polis eskortlarına saldırmış,bir polisi öldürmüş,diğerini yaralamışlardır.Amaçları Başbakan'ı öldürmekti. 


Hal böyleyken onlarla barış yapılırmı?

BİR ZAMANLAR DOSTLARDI


12 Ocak 2014 Pazar

ERDOĞAN;"BAŞBUĞ TUTUKSUZ YARGILANMALI"


(NİSA SURESİ 139.AYET)

 

"Onlar ki, mü’minleri bırakıp da kâfirleri dostlar edinirler..
Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Muhakkak ki bütün izzet ve şeref Allah’ındır"

(NİSA SURESİ 139.AYET)

11 Ocak 2014 Cumartesi

Ahmet Hakan ve Sarıgül kadehli pozu



Ahmet Hakan ve Sarıgül kadehli pozu
 


Bu fotoğraf, Cemaat'in ve muhafazakarların oyuna talip Sarıgül'ü zora sokacak.


Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'le Nişantaşılı Ahmet Hakan'ın dostluklarını bilmeyen yok. Hakan, hemen her fırsatta köşesinde Sarıgül'e övgüler diziyor.



 AHMET HAKAN'IN ÖNÜNDE KADEH


İmam Hatipli Ahmet Hakan'ın önünde kadeh fotoğrafı ikinci kez çekildi. Daha önce de bir Nişantaşı gecesinde Pelin Batu'yla başbaşayken yakalanmıştı.


 
 

HADİS-İ ŞERİF


BAŞBAKAN VE BAYRAKTAR



"Ey insanlar! Muhakkak ki Allah'ın vaadi haktır. Öyleyse dünya hayatı sizi sakın aldatmasın. Aldatıcılar da sizi Allah ile (Allahın adını kullanarak) aldatmasınlar"

[FÂTIR SURESİ - 5.AYET]



"Benden sonra birtakım Emîrler (İdareciler) olacaktır. Kim onların yalanlarını tasdik eder, yaptıkları işte kendilerine yardımcı olursa benden değildir.Ben de onlardan değilim. O kimse Ahirette Havzımın(Kevser Havuzu)kenarına yaklaşamayacaktır.Kim onları tasdik etmez,zulümlerinde onlara yardımcı olmazsa bendendir,ben de ondanım.O kimse Havzımın kenarında(Benimle)olacaktır"

[Tirmizî, Hadîs No: 2360]